6 Ekim 2010 Çarşamba

sarhoş muyum neyim ben aslında


nolucak şu benim 'düzensizliğini bi düzene koyamama' hallerim.dimyata pirince gidip de evdeki bulgurdan olacağımı bile bile bulgurdan vazgeçemeyişim.en olmadık zamanlarda spontanlık sınırlarında usul usul gezinmeyi,böylece beni deli etmeyi marifet bilen 'olmadık saçmalıklardan medet ummalarım'.ah ne büyük marifet!gecenin bi yarısı bi elimde bi şişe süt...şarapmışçasına edalarında içmek.belki de bünyem içten içe bi mesaj vermeye çalışıyo bana.sen diyo,artık içmeden sarhoşsun.ve içsen ne fayda!zaten herşey allak bullak.herşey,bi sarhoşun gözüne görünen dünya gibi karmakarışık.
6 ekime girmiş olmamızı saymazsak(çünkü ben bişeyi sayarken yaşanmamış günü yaşanmış saymam,doğrusu da bu bence yani ne bileyim)sigarayı bırakalı bugün 24 gün oldu.en azından bu konuda dikişi tutturduğumu görmek iki eliyle dudaklarını yayıp yüzüne samimiyetsiz bi tebessüm yapıştırıveren birinin gülüşündeki gönüllü yapmacıklık kadar anlamsız bi şekilde bakmama sebep oluyo sadece(torununu torbasını görmek isteyen bu cümleyi baştan okumasın gözünü seveyim).
tam olarak nerede durmayı istediğime karar verme çağlarım.neler yapmam gerektiği,nelerden artık gerçekten sıkılmam,istemli olarak bıkmam bırakmam gerektiği az biraz el aşinalığı olan birinin bulmacaları çözmesindeki asi hızda kurtuluyor fluluğundan.yine de fısıldamadan edemiyorum kendime bazen;madem bi sürü şey eski oluşundan başkalaşıyor,bişeyleri oluruna akışına bırakmak,suyun yolu bulmasına izin vermek gerekmez mi artık?yaş aldı başını gidiyo,kemale eriyo falan filan.tamam abartmamak lazım peki.ama yine de çok da çocuk değiliz,hala hepimiz birer çocuk olsak da,çok değil.
yeni hikayeler gördükçe,herhangi birinin bi yolda herhangi bişeyi başkalarının yapmadığı biçimde yapmasına tanık oldukça beynimin içinde yanıp sönen kırmızı sos lambası sesini yükseltiyor bu kez.öfkeleniyor.beni de kendime bi kez daha uzaktan bakmam için dürtüyo.ve tıpkı şimdi olduğu gibi,en düşünülmesi ve elbette en harekete geçilmesi gereken zamanlarda değil de gecenin 03:12'sinde dürtüyo yüzüne bomboş bakılasıca!
bu sene yapılacaklar listem kabarık gibi.blogu ilk açtığım günlerde yazdığım yazı veya yazılara sesleniyorum burdan,nolur o günleri mumla aramayayım.istemiyorum bunu.gerçekten.ne olursa olsun hiçbirşeyyapmamanındayanılmazhafifliği şeysi olmasın hayatımda.ben bundan çok sıkılıyorum.çünkü yapmam artık ciddi anlamda 'gereken' şeyler var.sonra bak uyuyamıyorum falan böyle gece yarılarına kadar,sonra saçmalayabildiğim gerçeği göz kırpıyo bana böyle sinsice karşıdan.hoş değil valla bak.
hah saat de olmuş 03:23!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder