25 Ocak 2014 Cumartesi

sil baştan..

tam her şey yoluna girdi derken bir şey daha çıkar ve bingo! her şey yeniden allak bullak! tam güvendin sanırken adamın hala geçmişinden kurtulamamış ve belki de onun verdiği değeri ve sevgiyi hak etmeyen sıradan ve öylesine bir kızı hala unutamamış olduğunu görürsün. tek yapman gereken aradan çekilmek ve yoluna gitmektir işte. başka ne yapabilirsin ki.. bekleyip sonunda kaybetmek mi? gülünç olma lütfen.

hem, neyin garantisi var ki bu hayatta? beklemeyi, gerçekten beklemeyi kim tam anlamıyla hak ediyor ki?

tamamdır, işleri halletmiş arkana yaslanmak istersin ama bir de bakarsın ki daha halletmen gereken tonla şey var. önünde hayatın ve onu yoluna koyman gerekiyordur. her şey hala bin parça ve darmadağındır ve sen dinlenmek ve arkana yaslanmak için küçük bir vakte bile sahip değilsindir. böyledir çünkü hayat hep, yalnızca ''sana öyle geliyordur'' hep. yanılmak insan olmanın ilk kuralı belki de.

ne diyorduk.. ilişkilerden yana hangimizin yüzü tam anlamıyla gülmüş ki.. en mükemmel görünen ilişki bile mutlaka yara bantları ve yamalarla doludur. bu hep böyledir. bakma gülen suratlara, hepsi palavra!

en aşık olduğun ve sana en aşık olan adam/kadın bile gitmedi mi? her şeyden sonra yeniden inandığın, inanmak istediğin adam/kadın bile imkansız olmadı mı? ne yaparsan yap bir şekilde onun da diğerlerinden bir farkı olmadığını görmedin mi? boşunaymış her şey, görmedin mi? hayır deme, bunu yalnızca sen öyle sanıyorsun. denendi, kesin bilgi.

iyisi mi, akışına bırakmak artık her şeyi. beklememek, istememek, düşünmemek...

yine karşına çıkmayacak mı? elbet çıkacak. yine o ''diğerleri gibi değilim'' diyen duruşuyla. ama öyle. o da diğerleri gibi işte. başka ne olabilir ki? ne farkı var ki? adam ''yürüyen geçmiş'' dostum. geçmişiyle yaşamayı, yani bir hayaletle yaşamayı isteyen ve eski sevgilisini bir tanrıça haline getirip onu düşünmekten ve hala geri döneceğini ve yeniden birlikte olacağını sanmaktan yorulmayan zavallı bir gerizekalı işte! başka ne olabilirdi ki? sen yanıldın! sen inandın! ve bingo! sonunda kaybettin!

şimdi, bir sigara yak ve şunu dinle. ve o gerizekalıyı unut! ben öyle yapacağım.

19 Ocak 2014 Pazar

sürprizlerle geliyorum! * .*

bir süredir epey yoğundum. tam bir işi hallettim derken bir diğeri geldi, onun da üstesinden geldim derken bu kez ikişer üçer gelmeye başladılar. uykunun ne olduğunu, yediğim lokmanın tadını, arkadaşlarla hiç bir şeyi düşünmeden oturup huzurlu sohbetler etmeyi unuttum. kafamda bin tane şey, yolda yürürken bile dalgın dalgın ''hmm o var daha bi de dimi, uff öteki işi nasıl yapıcam'' diye yürüyordum. abartmıyorum rüyalarımda bile durmadan koşturdum durdum.

ve sonunda tüm o Mario gibi Pacman gibi hedefe giden yolda düşe kalka, canım yana yana ama sonra hep yeni bir can daha kazanıp tüm o canavarların üzerine basıp tüm levelları geçtim ve çook mutluyum!

ve sonunda blogda yapmayı düşündüğüm eğlenceli ve çılgın sürprizlerin zamanı geldi!

blogu açtığım günden beri hep değişik bir şeyler yapayım diyordum da bir türlü sırası gelmiyordu, belki de doğru zaman değildi. ama madem artık koşturmaca bitti, artık başlayabiliriz! eminim çok seveceksiniz. ki seveceğiniz bir şeyler olmasını delice istiyorum.

sürprizlerin ne olduğunu şimdilik gizli tutuyorum. ama merak etmeyin çok bekletmeyeceğim çünkü ben de sabırsızlanıyorum.

çok yakında çok süper sürprizlerle karşınızda olacağım.

tatlılıklar.

Reklamcıinsankişisi.