30 Ekim 2012 Salı

üşengeç yazı

(bu yazı tüm üşengeçlere ithaf edilmiştir)


hiç üşenmeden kalkıp içimdeki üşengeçliğe ''hey dostum derdin ne senin ha!'' diyesim var. o üşengeçlik ki en pis bişey.

acıkınca kalkıp bişi yersin dimi? ama tipik bi üşengeçsen karnındaki gurultuyla bi beste bile yapabilirsin.

uykun gelince uyursun dimi? ama tipik bi üşengeçsen, esnemekten gözlerini açamayıp, esnedikten sonra ağlamışsın gibi gözü yaşlı, kedi gibi yorgun yorgun bakarsın, normalde üşenip yapmadığın şeyleri bile yaparsın, oyalanırsın ve sana asla uyumaman söylenmiş gibi uyumazsın.

mevsimi hiç fark etmez, için kıpır kıpır olup ''bi koşu aşık olayım bari'' deyince aşık olursun dimi? ya da bunu sen demezsin de için der ve sonra olursun. ama tipik bi üşengeçsen, ''şimdi kim uğraşcak, hiiç rahatımı bozamam valla'' deyip belki de karşına çıkan ruh ikizinle hayatının aşkını yaşayıp mutlu son yazma ihtimalin varken bi çay koyarsın. hepsi bu. pardon pardon, onu bile yapmazsın, çünkü sen bi üşengeçsin!


hastasıyız hastalığımızın
 
sanırım zamanımızın hastalığı bu: üşenmek. ne zamandır uyanmak istemeyen, acıksa da karnını doyurmaya üşenen, uykusuzluktan kırılsa da uyumaya üşenen tipler halinde zombi gibi dolanıyoruz ortalarda. aramızda tüm bunlara üşense de hiç üşenmeyip aşık olanlar var mı bilmiyorum ama bu gidişle üşenmekten bile üşenir hale gelmemiz çok da uzak değil. ki sanırım ben o şanslı ''üşenmeye bile üşenenlerdenim''.


işin ilginci, temel ihtiyaçlarımı doyurayım bana yeter diyen garantici tipler bile bu haylaz 'hastalığın' pençesinde. ya da mesela, her şeyiyle mükemmel denecek kadar dakik, mantıklı, disiplinli, kuralları ve duvarları olanlar bile zaman zaman üşeniyor dostum. iyi ki üşeniyor, iyi ki bir biz üşenmiyoruz. bilirsin, kimse herhangi bir şeyi yalnız yaşamak istemez. en azından mağduriyetleri. çünkü biz ''birimiz hepimiz için'' diyen bi türüz. beraber yürürüz bu yollarda, beraber ıslanırız yağan yağmurda. başka türlüsü olmaz, içimiz el vermez. çünkü ne kadar güçlü görünmeye çalışsak da biz hepimiz bi zamanlar çocuktuk. ve nasıl da hiç üşenmezdik. şimdiki halimize bakılırsa, bi an evvel bi yolunu bulup o günlere ışınlansak şahane olucak. ya da daha iyisi gelene kadar en iyisi hastalığını sevmek. geçmiş olsun hepimize.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder