12 Eylül 2011 Pazartesi

evren sen bize nazik davranmadın

yo yoo, ser verip sır vermiycim. bu aralar neyin peşinde olduğumu söylemiycem. e peki neden bu satırları yazıyorsun diyebilirsin canım okurum. şöyle söyliyim,
bi çeşit evrene ''bak ben artık bişey yapmak isterken yada birşeyin olmasını isterken sadece lafta kalmıyorum. ayrıca da sana çıtlatmıyorum ki, hani bişeyi çok istediğini belli edince artık nasıl bi hırs varsa sende, sen o şeyi hemencecik bozmak için oturma yerlerinden ter damlayana kadar yırtınıyosun ya o açıdan. seni yenecem olm!'' deme şeysi bu. çünkü biliyosun evrenin okuma yazması var ve şu an kulağını çıtlattığımı da iyi biliyor. ben eminim evren şu an bu satırları okuyor.

güzel fotoğrafların hep habersiz çekilenler olması gibi, o spontanlık o doğallık o efendime söyliyim plansızlık hoş bi durum. sanki sen hiçbir şey yapmamışsın da herşey kendiliğinden olmuş gibi davranmak. ve işte asıl bahsetmek istediğim şeye sonunda gelebildim oh be! hayatında olmasını istediğin şeyler de öyle spontan, öyle doğal, öyle kendiliğinden olmalı. elbette sen çabalamazsan bazı istisnalar hariç hiçbir şey olmaz. öğrencilikte de bu böyle iş hayatındayken de. aşkta da böyle dostlukta da. misal güzelleşmek istiyorsun(burda her kadın güzeldir demek istiyorum. klişe görünür ama gerçektir) oturduğun yerden daha fit daha bakımlı daha güzel olmayı sakın bekleme canım hemcinsim. illa ki poponu kaldırıp işe koyulman gerekiyor. yoksa valla o yağlar alıp başını gidiyor, çatlaktı selülitti göbişti, yok kollarım güreşçi kolu gibi oldu, yok efendim bacaklarım erkek bacağından farksız.. bu tip monologlardan mümkünatı yok kurtulamazsın. kalk ve yap bebişim. ha ama çok da böyle çevrene renk vermiyceksin. bırak insanlar ''görüyor musun nasıl zeki kız, bak oturduğu yerde hangi okulu kazandı'' desinler. ama sen tabi o arada test kitaplarını denemeleri falan yala yut. çok iyi hatırlıyorum şimdi sbs olan sınav bizim zamanımızda lgs idi. heh işte o zamanlar ana haberde hep böyle mal tipler çıkıp ''ya valla hiç çalışmadım'' deyip deyip bilmemhangi liselere giriyorlardı. sonra üniversite sınavına gircez gene aynı terane. yani bu tipler hiç bitmez. he canım hiç çalışmadın he gülüm. bırak ''vay be kız götürdü waffleları, sufleleri ama gram kilo almadı'' desinler(tabi bu baya uç bi örnek. doğuştan iskelet olan, fıstık gibi genlere sahip pislikler var onlar meclisten dışarı. aramızda öyle olanlar varsa eğer, pislik dediğime de bakma. bal gibi de çekemiyorum. eğer ki onlardan değilsen tabiki waffleları sufleleri götürüp kilo vercem sanma, zira yok öyle bi dünya!) ama sen her gün ağırlığınca ter dökmeye devam et. söylemek istediğim farkında olmayış, ''aa hiç haberim yok valla'' durumları aha tam da bu.

hadi bi yere kadar ama evreni sırdaşın falan belleme. senle kalkıp spor yapıcak diyete girecek, yeni bi ilişkiye başlarken sana yardım edicek sanma. çünkü hep tam tersi olmuştur ve olacaktır. çünkü allah belanı versin cümlesinde geçen bela, ondan başkası değil. bizi hiç sevmedi, iyiliğimizi istemedi, ölüm orucuna girmiş gibi dili damağın kuruyana kadar aç kalıp sonra tartıya çıkınca sadece ama sadece 200 gr verdiğini gördüğünde seni teselli etmedi, birinden hoşlandığında çat diye hep bi engel hoşlandığın kişi şu anda bir başkasıyla görüşüyor! tıpkı sibel can'ın şarkısında geçtiği gibi kader sen bize adil davranmadın hesabı, evren sen bize nazik davranmadın:(

2 yorum:

  1. aynen canım Amerikan filmlerindeki romantik komedilerinde olduğu gibi üstündeki ayıcıklı pijamayla oturduğun koltuktan günlerce kalkmayıp, kutularca çikolata tüketip ve tek aktivitenin televizyonda zapping yapmak olduğu ve üstüne üstlük günlerce duş almadığın durumlarda bile dünyanın en çekici hatunu olarak görünebileceğin bir dünya yok henüz!

    YanıtlaSil
  2. evet maalesef:( güzellik içten gelir mavralarına da ben artık inanmıyorum dürüst olmak gerekirse. nasıl ki simste kızı beslemediğinde ya da tuvalete götürmediğinde kaşlarını küçük emrah gibin indirip ağlama moduna geliyorsa sen de yumurta kapıya dayanmadan lets go yapmalısın. bu böyle.

    YanıtlaSil