4 Mart 2012 Pazar

Reklamcıinsankişisi mutfakta

şu an bu satırları mutfak önlüğümle mutfaktan yazıyorum. 23 yıl mutfağa girmemiş biri için mutfak korkulu rüyadır. bende de aynen böyle oldu.

sabah erkenden kalktım. sonuçta pazar, millet bilmemkaçıncı rüyasında ben pıt pıt kalktım kahvaltımı yaptım geçtim bilgisayarın başına. bi yandan da tvde pazar sürprizi var ona bakıyorum. sesi bi ara fazla mı açtım nedir adam bas bas bağırıyor ''GECELERDE HANGİ ÜNLÜYE RASTLADIK DERSİNİZZ! BİRAZDAN PAZAR SÜRPRİZİNDEE!!!'' diye. baktım annem uyanmış geldi kadıncağız korktu heralde. twitterda gördüğüm bir tivitle hiçbir şey eskisi gibi değildi artık. ''pasta keyfi. pasta yapıcam;)'' yazmış biri, benim kafamda ampul yandı hemen. dedim benim neyim eksik. normalde var ya para versen popomu kaldırıp mutfağa gidip yemek yapayım demeyen insan, o tiviti gördüm çıldırdım resmen. benim için artık büyük bi görev başlamıştı: mozaik pasta yapıcaktım!

giyindim çıktım evden. romantik komedi çekiyoruz sanki, bende bi havalar bi afralar tafralar. markete girdim. kaşlarımı çattım havalı havalı bakıyorum mutfağa gircem olm az şey mi. o an marketin güvenlik kameralarını taksimde dev ekranda verseler var ya millet korkudan kaçar. suratım şekilden şekle giriyo, ''hmm bunu alayım evett'' diye. sanırsın akşama kaynanam gelcek, gidip 3 çeşit yemek yapcam, o havalardayım(burdan gelecekteki kaynanama sesleniyorum, şey.. ben çok hamaratım da^_^) alt tarafı bi süt, 2 paket pötibör, bide margarin alcam ama resmen oyalanıyorum. makarna reyonuna girdim, ordan gidip deterjan reyonuna girdim çamaşır makinasını çalıştırmayı bu yaz öğrenen ben değilmişim gibi, hatta bi ara porselen reyonunda kahvaltı setlerine bakıyordum o derece. neyse aldım alcağımı kasadan geçtim eve döndüm. asansörde aynada tebessüm ederek kendime bakıyorum böyle. neyse açtım kapıyı bide ne göreyim annem bazayı açmış bişiler yapıyor. anne onlar ne dedim ''senin çeyizlerin'' dedi. ne alaka, nerden çıktı diye düşünürken annem beynimi okumuş gibi ''çeyizin tamam gibi, eksiklere bakıyorum'' demez mi. ''lan? yoksa akşama hakkaten görücüler filan mı geliyor?! hayıırrr!! beni hiç tanımadığım birine vercekler, üniversiteyi boşuna mı kazandım, boşu boşuna mı Reklamcıinsankişisi oldum, hayallerim suya mı düştü şimdi, içime doğmuş demek ki bak gittim pasta malzemesi bile aldım:( diye beynimin içindeki Cansever ayaklandı resmen. neyse ki kısa sürdü, yok lan öyle bişi olur mu dedim. vaktim olsa daha da sürerdi bu dram ama bir an önce mutfağa girmeliydim. ama önce yapmam gereken bişi vardı. twittera girip pasta yaptığımı yazdım hava atmasam olmaz, kırk yılda bir yapıyorum olsun o kadar.


Allah belanı versin mozaik pasta gibi senin



evettt başlıyoruz. mutfak önlüğümü giydim ve pasta yapma işlemlerine başladım. anacım millet kalkıp ciddi ciddi pasta yapar ben gidip kıytırık, erkeklerin bile yapabildiği bişi yapcam diye salak salak havaya girdim. o pasta gözümden bir düştü ki anlatamam. ama bu yola baş koymuştum, ölmek var dönmek yoktu sonra dönek diye çağırırlardı beni mazallah.
o pötibörler adeta birer briket oldu, birer kiremit oldu. abartmıyorum yarım saatimi o bisküvileri ufalamak içni harcadım. bildiğin zaman kaybı. o an bi kardeşim olmasını çok istedim şimdi o yapardı diye üzülmeye başladım. bendeki şansa bak ki kardeşim yoktu ablam vardı ve o da evliydi. bunu yaşamayan bilemez. neyse öhömm.
bişey eksikti: müzik. gidip laptopu getirdim, müzik seçiyorum ama margarin tavada foşurduyor onu gördüm fırladım. bisküvileri ufalarken bakıyorum bu kase küçükmüş lan dedim. bi boy büyüğünü aldım bisküvileri ona boşalttım. üstüne koycağım malzemeler aklıma geldi bu da yetmez dedim gittim borcamı aldım dolaptan. olm bu da küçük derken eehhh yeter lan deyip tencereyi aldım hötönk diye koydum masaya. piskevüleri bi güzel boca ettim üstüne diğer malzemeleri eklemeye başladım. bu arada cevizleri dövmek için kullandığım yöntem gayet salakçaydı. alüminyum folyoya koyup tahta kaşıkla dövdüm bildiğin. folyo yırtılıyo cevizler yüzüme fırlıyo filan.
sıra süte gelmişti. tarifte 1 bardak diyor, döktüm sütü, oha lan çok kuru oldu bu deyip yarım bardak daha ekledim. hala kuru, bir bardak daha ekledim ama nasıl tırsıyorum. fazla süt koyarsan cıvık olur gerçeğini tamamen unutmuşum. en son folyoya sararken baya küçük ufaladığım piskevütler görünmüyordu artık. folyoyu öyle bi bastırıyorum ki yırtık yırtık oldu onları kapatayım derken öküz gibi folyo harcadım sanırım. sonra acı gerçekle yüzleştim: evet süt fazla gelmişti, piskevütler biraz daha büyük olmalıydı, bir pasta yapmayı bile becerememiştim! ben mozaik pasta değil bildiğin kakaolu puding yapmıştım!!

folyoya sararken o dolma parmaklarımla narin folyoya kaba davrandım sanırım, öyle ki bi ara o cıvık pastam(!) yanlardan pörtlemişti. suratım asık, alt tarafı mozaik pasta bile yapmayı becerememiş olmanın çaresizliğiyle tabağa koyup dolaba yolcu ettim kendisini. o malzemeler hayattan soğudular yeminle, folyoysa bi ara ana avrat dümdüz sövüyordu. amaann ilk denemeye göre gayet de başarılıydım valla kimse kusura bakmasın sori.





ps. Evde kalacağını nasıl anlarsın adlı film çekimlerim devam edecek. devamı Pazar Sürprizinde.

2 yorum:

  1. o da birşey mi ben 28 yıldır mutfağa arada bir girip bir çıkıyorum ama netice hatice ...:)

    YanıtlaSil
  2. yok ya ben biraz fazla abarttım bence. hiçbir şey mi bilmez insan yahu. bazen özenmediğimde makarnayı bile beceremediğim oluyor. ama karar verdim, yemek yapmaya başlıycam artık. birkaç yemek bilsem bile kafi. şimdi böyle söylüyorum ama koca adayları korkup kaçmasın sonuçta biz de okuduk yani. boru değil elimiz ekmek tutuyor altın bileziğimiz var :P

    YanıtlaSil