23 Ağustos 2010 Pazartesi

bırak kalas kalsın kalas!


neden hep en olmazını seçeriz bilmem.nedenini soracak olursan cevap da veremeyiz.kapasite meselesi diil,tarz meselesi hiç diil.tamamen bizim kapasitesizliğimiz,tarzsızlığımız.
Gün gelir devran döner,laf lafı açar,şu olur bu olur derken hayat,yine bi tokat gibi çarpar yüzümüze yüzümüze bu gerçeği.evet!biz doğru kararlar almayı beceremeyen yaratıklarız.her yemeğin içine illa ki sevgimizi katarız da iş karar vermeye gelince aklın çarşıda pazarda olması şaşırtıcı diil.çünkü biz faldan medet umarız.çünkü biz hala,kurbağaların öpünce prense dönüşeceğine inanırız.külkedisi olduğumuzu,çirkin betty gibi şansımızın birden yaver gideceğini kim söyledi hem bize!nasıl ikna olduk kolayca,hayatın filmlerdeki gibi romantik komedi tadı vereceğine.aslında hiç vermediğine inanmamakta diretirken,hiçbir güç bizi yıldıramazken,alıkoyamazken feriştahı gelse bu haklı mücadeleden!oysa direniyoruz hala inanmaya,gerçeklerin acılıklarıyla yüzleşmeye.madalyonun öteki yüzünü görmemekte diretiyoruz.
Ne zaman biraraya gelsek laf döner dolaşır ya da bazen kestirmeden aynı konuya gelir.nedir çektiğimiz 'doğru olanını' seçememekten!karpuz diil ki iki şaplakla üç beş tıklatmayla bilesin içindekini.ama yok,bizim radarlarımız var hacı.buna gün günden daha bi inanıyorum.böyle 5000 km uzağımızda da olsa bulup görüp seçiyoruz.en keleğini!mantık bu kadar basit ve net!sorgu yok.sual yok.eşle dostla fiskos yapmak hiç yok.çünkü her nedense bu kararı alırken bi bilene sormak adetten diildir!böyle bellemişizdir belleğimize.sonra herşey olur herşey biter ve biz yine farklı bi sonuç beklediğimiz için şaşakalırız.donakalırız.öleyazarız.bu mudur diye bulup da bunarız.komik belki ama,aynaya her gün başka birini göreceğini sanarak bakmak gibi bişey bu.''bu sefer başka bişey olucak,kesin başka biri bu''culuktur durumun herhangi bi tanısı.ama sen malını bilirsin,ayna da seni.gel de bunu kendine anlat.en metalci takılanımızı bile arabesk modlara sokup sokup çıkaran yine bu şeydir,yine bizim bu ''başka bişey olucak ihihi''ciliğimizdir.başka bi son olucak?!!zıkkımın kökü olucak!düşünün en entelim diye geçinenine bile cankan,yıldız tilbe,ibrahim tatlıses,ebru gündeş falan dinletebilecek bi durum bu.''yaee geçen longtable'dayım tağammaa,yok böle bişeeayy'' diyene ''bir teeakk dileğimm vağğrr mutlu ol yeteeğğğrr'' diye nağmeler söyletir.tanıyamazsın kendini.bu ben diilim lan desen de iş işten geçmiş,atı alan üsküdarı geçmiş,borun pazarı da geçmiştir.sad but true azizim.

ps.asırlardır değişmemiş,bi arpa boyu yol katetmemiş,değişmeye-evrilmeye-insanlaşmaya yanaşmamış bi mal varken ortada,malını tanıyıp efendi efendi oturman gerekir.ama yookk!ayıklasam pirincin taşını,belki güzel bi pilav çıkar diyosun hep sil baştan.zaten ne oluyosa,bi de bundan oluyo.kalası alıp yontmaya çalışıyosun!bırak kalas kalsın kalas!katranı kaynatsan olur mu şeker,cinsine sövdüğüm cinsine çeker!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder